Arzu Ettiklerinin Gerçekleşmesi, Senin Hareket Etmene Bağlı

Arzu ettiklerinin gerçekleşmesi, senin hareket etmene bağlı. 

Masada su dolu bardak duruyor. Susamışsın, o bardağı alıp su ihtiyacını gidermek istiyorsun. Sana engel olan hiç bir şey yok. Bardak önünde ve tek yapman gereken bardağı almak ve suyu içmek. O zaman ne duruyorsun? Düşünme eylemine takılıp bardağa bakmaya ve onu almaya çalışmaya devam edersen ihtiyacını gideremezsin. Onu alırsan, eylemi gerçekleştirirsen isteğini gerçekleştirmiş olursun. Arzu ettiklerinin gerçekleşmesi tek bir hareketine bağlı, elini uzatmak…

Arzu ettiklerinin gerçekleşmesi

Geçenlerde bir arkadaşımla beraber yemekteyken ona yapmak istediklerimden ve neden ertelediklerimden bahsediyordum. Bana bir anda susamana rağmen, önümde su dolu bardak durmasına rağmen neden eyleme geçmediğimi sordu. Amalar, acabalar, geçmişten gelen korkular, belki kaygılarla o bardağı alamadığımı fark ettim. Düşünce eyleminde gerçekleştirdiklerimi yaşamda uygulamaya geçmenin zamanının gelmiş olduğunu hatırlattı.

Yapmak istediğimiz ne çok şey var. Gitmek istediğimiz tatiller, vermek istediğimiz kilolar, arkadaşlarımızla beraber eğleneceğimiz anlar, sinemada izlemek istediğimiz filmler, çalışmak istediğimiz işler, ulaşmak istediğimiz hedefler, başarmak istediğimiz projeler, gezmek istediğimiz ülkeler, bırakmak istediğimiz alışkanlıklar… Düşünce eyleminde kalan, belki yılbaşı belki pazartesi niyetleri olarak hep başlayacağımız ama sonra ertelediğimiz istekler.

 

‘Yolunu Yürüyerek Aç’; her şey yola çıkmayı niyet edip hareket etmeyle gerçekleşiyor. Senin o suya ihtiyacın var, istiyorsun, o zaman yapacağın tek eylem bardağa uzanıp tutup içmek. Acaba su istediğim gibi mi, acaba bardağı düşürüp kırar mıyım, acaba suyun tadını sever miyim? sorularının arkasına sığınarak ihtiyacını karşılayamacağını da biliyorsun aslında. Arzu ettiklerinin gerçekleşmesi senin hareket etmene bağlı. 

 

İstekler, arzuları harekete, eyleme çevirmek aslında çok kolay. Ne zaman ‘ben bunu istiyorum…’ düşüncesi oluştu, fırsatı değerlendirip onu yapmakta aradığın asıl cevap. Bir an durup o istediğine ihtiyacın var mı diye sormakta yolun kendisi. İşte o zaman harekete geçip ihtiyacını tatmin etmekte tüm çözüm.

Bir istek ve arzuyu gerçekleştirmek için uygun koşulların oluşmasını beklemek, tüm bilgilere sahip olup o şekilde planla hareket etmek bir seçim olabilir. Peki bu erteleme geçmişin etkisinden mi? Korkular, acabalar, utanç, kuşkulardan mı? Yolu bilmene rağmen seni yürümekten alıkoyan nedir?

 

Er ya da geç sende benim gibi bileceksin. Yolu yürümek ile yolu bilmenin arasındaki farkı- Morpheus (The Matrix) 

Bir şeyin olmasını istiyorsan onun gerçekleşmesini sağla. Yol boyunca ilerlerken gerek duyduğun yetenekleri öğrenmek, geliştirmek için zekanın var olduğunu fark et. Başkaları ne der diye düşünmeden yolunda ilerle. Kaybolma cesaretini göster, istediğin yere ulaşamadıysan da sabırlı olup geriye dönüp yeniden başla.

“İnsanlar başarmak için doğar, başarısız olmak için değil,” der Henry David Thoreau.

Bazen vizyonlar bir harita olmadan ortaya çıkar. İşte orada senin iç güdülerin, inancın, iraden ve duyarlılığın yer almaktadır. Kilo vereceğim demek yerine hedef kilonu yaz ajandana. Spor yapacağım demek yerine giy spor ayakkabılarını ve caddende yarım saat yürüyüşe çık. Çalışmak istediğin iş neyse aç bilgisayarını ve başvur. Arkadaşlarını görmeye zaman bulamıyorsan bu yazıyı okurken ara ertelediğini ve şimdi buluşmaya davet et.

 

Yolun sonunun nereye gideceğini bildiğin zamanlarda oraya ulaşacak yolu sen yarat. Gerekirse o yolu sen yap. Yürüyerek yolu yarat. Eyleme geçince yol zaten kendiliğinden belirir. Tek yapman gereken adımı atmak. Erteleyerek sürekli kendini kandırmaktan vazgeç. Her yol şimdide başlar.

Make the path by walking.