Yaşamında Uyum; dengeli ilişkiler, kariyer, duygular, zihin, düşünceler. Gerçekten bu dengeyi kurabilir miyiz? Peki sence denge ne demek?
Şu ana kadar sabah uyandığında bedeninle ilgilendin mi? Sırtın ağrımaya mı başladı, ya da bacaklarının arkasında gerginlik mi hissediyorsun veya tamamiyle kendini zinde mi hissediyorsun? Uzun zamandır görmediğin bir arkadaşınla iletişim kurar gibi onu dinle. Rahat ve gergin olan her yeri gerçekten gör. – Nerede gerginlik ve rahatlık var?
Kabullenmeyi Öğren
Eleştirmeden ve yargılamadan o andaki kendini onurlandırarak bedenini takdir et ve kabullen. Bedeninle iletişim kurarsan farkına varır, kabullenir ve bu sayede sana anlattığını duyabilirsin. Bedeninden cümleler kurmasını bekleme tabii. O sana derdini hislerle anlatır. – Nasıl hissediyorsun?
Yoldan Çıkaranlar
Bedenini reddetmeye izin yok. Kendimizdeki herhangi bir parçayı reddetmek çok kolay. Zayıf bacak kaslarımız, iri omuzlarımız, geniş bel çevremiz gibi … Ne zamanki reddetiyoruz o zaman uyumsuzluk, dengesizlik, bozukluk başlıyor. Sevmediğin bir parça için şefkat göstermeyi deneyebilir misin?
Çözümlenmemiş çocukluk duyguları bedende depolanıyor ve yogada samskaras dediğimiz kalıcı kas patenlerini yaratıyor. Ne mi oluyor? Ben hiç esnek değilim, öne eğilemiyorum, bacaklarım açılmıyor, belimde sürekli ağrılar oluyor, kolumu geriye doğru alamıyorum. Kendine zaman ve ve yavaştan al. Yogada sürekli üstüne gidip zorlamak yerine her gün pratik yaparak geliştirmeyi dene diyoruz. Gerçekten her gün pratik yaptıkça esnemeyen bacaklar esniyor, kuvvetsiz kollar kuvvetleniyor, imkansız dediklerin imkanlı oluyor çünkü geçmiş negatif alışkanlığı kırıp, bedenini seviyorsun.