Kahvaltının önemini herkes söyler de söyler. Aynı şeyi bende söylemeden edemeyeceğim ama kalktıktan 1-2 saat sonra. Günün metabolizma hızını sevgili kahvaltımız belirliyor. Eğer bu süreyi aşarsanız tabii metabolizma şaşkına döner ve bedendeki şeker seviyesini bildiğin roller coaster dönüştürür. (Bazılarımız roller coaster binmeye dayanamıyor, zavallı beden ne eylesin) Kahvaltıyı es geçerseniz yandınız. Aç, kazınan bir miden ve şeker arayışındaki bir kimliğe bürünmemeniz imkansız. Ve tabii el gider o açmalara, şokella sürülmüş ekmeklere.
Kahvaltıda meyve yemek yeni alışkanlığım. Genelde sabah erken derslerim oluyor ve oradan oraya koşturma öncesi bedenimin enerjiye ihtiyacı var. Ananas, yeşil elma, muz, üzüm karşımına eklediğim ceviz ve fındık (kan şekerini düzenleyici tarçınla beraber) bana iyi geliyor. Özellikle ceviz tok kalmama yardımcı olurken b vitamini ihtiyacımı günün başlangıcında gideriyor. Eğer evdeysem genelde yoga pratiğim (sabah sporunuz öncesi) öncesi bir avuç kuruyemiş ve sonrasında bol tarçınlı meyve salatası günümü şenlendiriyor. (ekmek gibi hamur işleri son 1 yıla yakın süredir hayatımda yok ve onların hayatımdan çıkışı ile 1-2 kiloya yakın şişkinlik de kendiliğinden gidiverdi) Süt ürünlerini tüketmiyorum ama yanına taze lor veya soya peyniri tokluk hissini arttırıyor. (şu an yazdığım meyveler mevsime göre değişiklik gösteriyor)
Sabah uyandığınızda yarım limon suyunu yarım bardak sıcak su içine ekleyerek metobilzma hızlandırıcı etki yaratabilirsiniz. (daha önceleri greyfurt suyunu denemiştim fakat midemde gastrit başlangıcı olunca ara vermek zorunda kaldım. ) Kırmızı biber ve karabiber olmazsa olmazı. Sadece metabolizmaya değil, sindirim ateşinin yanmasına da yardımcı oluyor. İstenmeyen yağları yakarken insülin dengesini ayarlıyor. Yemeklerden yarım saat öncede deneyebilirsiniz. İştahı kontrol ediyor…
- Sık sık yemekten vazgeçin