Şu An Hiç Bir Şey Yapma, Sadece Var Ol!

Yoğun koşturmalar içinde, oradan oraya gidip gelirken, ard arda yapılacakları gerçekleştirirken nasıl da bir haz kaplar içimizi. Yorulabiliriz fakat işlerimizi, yapmamız gerekenleri hallediyoruz ya, o zaman yola devam, vaz geçmek yok. Zaten adrenalinde arttı ne de olsa çalışıyoruz, aktifiz, yoğunuz. Yorulsak da iç bir kahve kendine gel. ‘Daha az uyu daha çok günü yaşa, daha çok iş hallet.’ Günün sonunda şöyle ayaklarımızı uzatmış televizyona bakarken (televizyon izlemek dinlenmenin yerine geçerken aslında görüntülerle daha da yorulduğumuzun, bilinçaltımıza durmaksızın akan görüntülerin zihnimizi nasıl yorduğunun da fazla farkında değiliz); gün boyunca yaptıklarımıza düşünsel olarak göz atar ve özellikle tamamlamış olduklarımızı üst sıralara yerleştirerek kendimize alkış tutarız. Var oluşumuzu kutlarız bir yanda.

Başardıklarımız belirler öz değerimizi. Bu inançla büyüdük; okulda ödevlerini zamanında teslim edemeyen öğrenciye nasıl da kızar öğretmenler, başarısız öğrenciyi dışlarlar… Veya yüksek not almış, bir de sınıfın birincisi olmuşsa öve öve bitiremez öğrenciyi. Başarısını ballandıra ballandıra anlatır ki örnek alalım.. Başaran öğrenci değerli hisseder öğrenci kendini. Başarısız olan ise dışlanmış.

Mezun olur, işe başlarız ve bize verilen görevleri tamamladıkça, zamanında projeleri teslim ettikçe, hedeflenen satışları gerçekleştirdikçe maddi ve manevi takdir görürüz. Hız kesmeden devam ederiz, tatilleri boş verir, akşamları evde dinlenmek yerine iş yapmaya devam ederiz. Var oluşumuz başarılarımızdır. Başarıları kabuklar yapmış özümüzü bir yerlerde hapsetmişizdir. Kendi gerçekliğimizin yerini artık çevrenin kabul gören tanımları, kodları almıştır.

Biriyle tanışırsınız ve konuşmanın içinde mutlaka bir yerde ‘ Ne iş yapıyorsun’ sorusu yerini alır. Sen işin olmadan var olamaz mısın? Sen işin olmasa değersiz misin? Şu an sadece var oluyorum cevabını verseniz acaba sizinle ilgili nasıl bir düşünce olur kendilerinde 🙂

Sevilmek ve takdir görmek amacı ile kendini yaşama teslim eden çocuk, anne ve babasını mutlu etmek için elinden geleni yapar. Sonuçta takdir edecekler, değerli hissettirecekler, onlarla beraber bu dünyada var olduğuna inanacak çocuk. Sınavlar, yarışlar, mücadelelerin hepsi takdir ve teşekkürü kazanmak içindir. Sonunda sevildiğini hissedebilmek içindir. En temel ihtiyaç olan sevgiyi başka nasıl kazanacak çocuk? Öyle durup, hiç bir şey yapmazsa ve sadece var olursa olmaz ki.. ‘ Tembel tembel oturup ne yapıyorsun?’ ‘Çalış da bir işe yara’ ‘Ödevlerini yaptın mı? Orada var olmakla ödevler bitmez’

Daha fazla, daha çok çalış diyen çevrenizden; biraz daha az çalış, yavaşlaman lazım, yaşamdan keyif alman daha fazla eğlenmen lazım sözlerini işittiğiniz oldu mu? Ama para kazanmak lazım, ama rakipler var başarılı olmazsam geride kalırım, ama kendimi tanımlamam lazım, ama iş yapmam lazım… O ama cevaplarını siz mi yoksa çevrenizinle gelişen egonuz mu cevaplıyor?

Şu An Hiç Bir Şey Yapma, Sadece Var Ol! Var olduğuna şükret. Var oluşunu kutla. Var olduğun anda değerlisin. Var olduğun her an seviliyorsun. Sevgi senin özünde, yaradılışında. Var olduğunu fark ettiğin her an özdeki sevgin ortaya çıkar. Özdeki sevgiyi yaşamak; değerli olmak, bir şeyleri başarmak, takdir görmekten üstündür. Çünkü o gerçektir, o sensindir. Dışarıdakine ihtiyaç duymazsın. Yaradanın sevgisi her şeyden üstündür ve o özündedir. O bir an bile olsa dur, sessiz kalmaya hareketsiz olmaya izin ver. Kabuklarını kır ve özdeki sevgiyi gerçeğin yap. Sadece var ol!

Hayalini kurduğun ve ertelediğin tatile çık. Hiç bilmediğin bir yere seyahat et, keşfet. Denemeyi düşündüğün ve zamanın olmadığı için vazgeçtiğin bir hobiyi yapmaya başla. Eve geldiğinde telefonlarını kapat, televizyonu açma ve kendini dinle. İşteyken camdan bakıp iç geçirdiğin parka git ve öğlen yemeğini orada kendinle ye. Sevdiğin birine sadece sarıl ve onu kucakla. Sessiz kal ve sadece var ol! Var olduğun her an şimdidesin.