Sürekli bir şeylerle meşgul bireyleriz. Aynı anda bir kaç işi yapıyor olmak – multitasking odaklanmanın katili mi yoksa başarının anahtarı mı bilemiyorum. Ama alışkanlıklarımızdan birine dönüştü. Cep telefonlarımızda bu alışkanlığın en büyük yardımcısı. Yolda yürürken, araba kullanırken, yemek yerken telefonlarımızla ilgilenebiliyoruz. Sadece telefonla konuşmak da yetmiyor, maillerimize cevap verebiliyor, sosyal medya hesaplarımızı kontrol edebiliyor, başkalarını izleyebiliyor ve daha neler neler yapabiliyoruz o akıllı telefonlarımızla. Beden, zihin ayrı telden takılmaya, güle oynaya yaşamaya devam ederken gerçekten bu haller bize neler yapıyor farkında mısınız?
Sürekli meşgul olma hali nasıl hissettiriyor?
Akşam yemeğine oturdun ve tam keyifle yemek yemeye başlıyorsun ki patronundan email geliyor ve yarın sabaha teslim etmen gereken raporu sana hatırlatıyor. Oysaki sen yarın sabah işe gidince tamamlayacaktın, zaten tüm gün yeterince çalıştın, dinlenmeye geldin ve işte o blip sesi ile tüm dinlenme, iyi hissetmek bir hayale dönüştü. O telefona bakmayıp yemeğine odaklansaydın en azından afiyetle yemeğini yemiş olacaktın.
Yemek yerken sadece yediğinin farkında olma hali sence nasıl olur? Bana erkek arkadaşım bu konuda ilham oldu. Bir kez erkek arkadaşımla evde yemek yerken bildiğin ciddi bir tek taraflı sessizlik hali ortalığı kasıp kavuruyordu. Durmadan bir şey anlatıyorum, o sessizcene yemeğini yiyor, bana cevap vermiyordu. Tabii dayanamayarak sordum, dinliyor musun? Dürüstçe hayır dedi. 🙂 Aha… nasıl beni dinlemez dedim…
‘Sevdiğim bir yemeği keyifle yemek ve sonra doyduğumun farkına varmak istiyorum. Bu sebeple konuşmuyorum ve dinlemiyorum. Sadece yiyorum. ‘ C.V.
Gün boyu bedenlerimizle ve zihinlerimiz birbirinden kopuk halde yaşıyoruz. İşe giderken akşam gideceğin daveti, diş fırçalarken saçının şeklini, duş alırken çalan telefonu açıp açmayacağını, araba kullanırken radyodaki müzikle kurduğun hayalleri, yolda yürürken karşıdan gelen kadının fiziğinin çekiciliğini, film izlerken terk eden sevgiliyi, gece yatarken sabah ne giyeceğini düşünebiliyorsun. (Sonsuz liste yaparım da sitem yetmez) Düşünceler ve düşünceler içinde gün boyu multi tasking modunda geziniyoruz. Farkındalık da yerlerde tabii…
Daha yaşamındaki genel multi tasking modundan bahsetmedim bile. Yaşadığın veya yaptıklarının ne kadar farkındasın? Stresli, uyku ve kilo problemlerinin olduğu, mutlu hissetmediğin bir yaşamın içinde misin? Bedenin nefesini, nefesin zihnini etkiliyor. Birbirinden kopuk yaşamaları ise senin iyi hissetmene engel oluyor.
Yaşamını, ilişkilerini daha farkında yaşamak için tek yapman gereken alan yaratmak. Farkında yaşamak demek ise eleştirmeden, yargılamadan sadece anda kalıp yaşamaktan bahsediyorum.
Bedenindeki sıkışıklıkları açtıkça, nefesin bedenin içinde daha geniş alana yayılacak. Rahatlayan nefes ile zihnin karmaşası sakinleşecek. Zihni sakinleştiğinde de stres zaten ilk baştan senin yaşamından süzülüp gidecek. Meditasyon ve yoga ile yapman mümkün. Eğer meşgulum, vaktim yok, ilgim yok dersen de al sana günlük mini mini pratikler 🙂
- Farkındalıkla Yemek: Tüm dikkatini yediğin yemeğe vermekten bahsediyorum. Yemek nasıl görünüyor, kokusu nasıl, ağzındaki tadı nasıl? Ağzına her aldığında bedenin nasıl tepki veriyor? Yavaşça çiğne, yemeğin hissine ve tadına dikkat ederek ye. Yemeğin bitince de sadece otur ve bir kez daha bedenine olan etkisine bak.
Yaşamda her şey birbiri ile etkileşim halinde. (Farkına varırsak)
- Farkındalıkla Yürümek: Zen Master Thích Nhất Hạnh: ‘ Dünyayı ayaklarının altı ile öpüyormuş gibi yürü’ diyor. Her adımına dikkatini vererek, attığın her adımda bedenin hareketini izleyerek yürümeyi dene. Gökyüzüne bak, toprağa, kuşlara, asfalta, betona, havanın tenindeki etkisine, binalara bak. Beş duyun aktif olarak yürümeyi deneyebilir misin?
- Farkındalıkla Hazırlanmak: Yemek yapıyorsun, dikkatle seç, kes, ölç ve yemeği hazırla. Sadece kendin için bile yapıyor olsan özen göster. Bir yere giderken, sokağa çıkarken, detaylara dikkatini ver. Saçını tarayışından dişlerini fırçalamaya kadar, farkındalıkla hazırlan.
- Farkındalıkla Araba Kullan: Zaman geçtikçe araba kullanmak otomatik gerçekleşmeye başlıyor. Müzik dinliyoruz, sohbet ediyoruz, telefon konuşuyoruz hatta mesajlarımıza bakıp instagramda storyler paylaşıyoruz. Yani sadece araba kullanmıyoruz artık. Koltukta nasıl oturuyorsun, trafik işaretleri neler, diğer arabalar neler… Sesleri kapatınca dikkat sadece yaptığın neyse ona geliyor. Dışardaki seslerle beraber zihindeki sesleri de susturmayı öneriyorum. Yaptığına odaklandıkça emin ol zihindeki seslerde bağırmak yerine fısıldamaya başlayacak.
İyi Hissetmek Farkındalığında <3