‘Şu an kendini olduğun gibi sevmek kendine cenneti hediye etmek demek.’ Alan Cohen
Kendinin en iyi arkadaşı mısın, en kötü eleştirmeni misin yoksa her ikisinin arasında bir yerlerde misin? Hataları, kusurları ve mükemmel olmayanı görmeye odaklı olmakla beraber başkalarının senden daha iyi olduğunu düşünerek bir kıyas yapma içinde misin? Bazen keşke başka biri olabilsem diye diliyor musun?
Farklı bir görünümün veya yaşamın olmasını istedin mi? Bacaklarım uzun, saçlarım düz olsaydı, gözlerim renkli, bedenim daha esnek / güçlü olsaydı gibi fiziksel olanlarla beraber daha zeki, becerikli, şanslı, girişken, tanınmış olmayı istedin mi?
Günümüz tüketim toplumu içinde düşüncenin tuzaklarına düşmek çok kolay. Dergilerden televizyon reklamlarına kadar her şey bizi başkaları ile kıyaslıyor. Satın almamız için sürekli eksiksin, yeterli değilsin mesajlarını dayatıyorlar. – yeterli değilsin, zeki değilsin, popüler değilsin vb…
5 senedir yoga ve 1 senedir düzenli en az 20 dakikalık meditasyon ve nefes çalışmaları yapıyorum. Son 5 aydır farkındalık meditasyonu pratiğini uyguluyorum. Bu kültür içinde yaşarken maalesef düşünce sistemimin tuzaklara düşmeme konusunda bir bağışıklığı yok. Yanılamaz mıyım tabii ki yanılırım.
Yoga derslerimde sürekli acaba eksik mi anlatıyorum şeklinde bir kaygı içindeyim. Bu sebeple uzun uzun konuşmalara sahip derslerim oluyor. Öğrencilerime tabii ki sormuyorum, soramam; eksikliğimi nasıl dışa vurabilirim ki. Zaten öğrencilerimin bir sıkıntısı yok ama ben kendimi eksik ve yetersiz hissediyorum ya önemli olan bu. Sürekli bunun üzerinde çalışıyorum, hatta son günlerde benim adıma tavan yaptı diyebilirim. Nasıl tam olarak konuşacağım da öğrencinin ihtiyacını söyleyeceğim diye dertleniyorum. Kafalarını mı şişiriyorum acaba diye de ayrı bir dertlenme… Bugün ders verdiğim stüdyonun sahibi ile sohbet ederken sonunda ona bu sıkıntımı paylaştım. Yaptığı yorumda şaşırtıcıydı. Senin dersinde her şey tam olması gerektiği gibiydi, ne eksik ne fazla. Konuşmaların beni etkiledi ve dersin akışında da tam olması gerektiği gibiydi (muhtemelen bu sebeple benimle çalışıyor 🙂 ) Gelmek isterseniz Levent’de Kula Yoga. Küçük bir stüdyo ve bu sayede özel ders alırmışsınız gibi pratik yapıyorsunuz. Benimde dahil olduğum müthiş yoga uzmanları var. (Nasıl hemen de havaya girdim, müthişşşimmm )
Kendimizde eksik veya kusurlu gördüğümüzle dertlenebiliriz, oysa diğerleri bunun farkında bile olmayabilir. Hatta bu kusurumuzu bizim meziyetlerimizden biri olarak düşünebilirler.
Başkaları bizi pozitif bir ışıkla görüyorsa neden biz kendimiz için yapmayalım ki? Peki ama nasıl?
Kendini Kucaklama Pratiği – Muhteşemliğini Takdir Etmek
Bize en yakın olan mucizeyi sürekli görmezden geliyoruz. Doğdumuz andan ölene kadar bizim için hazır olda bekliyor. Kendimiz.
Bu kısa çalışma kendi mucizevi doğanla bir araya gelmek ve muhteşemliğini takdir etmek üzerine.
- Kendini merkezlemek
Bu deneyimi tam olarak yaşamak için TV, telefon gibi senin dikkatini dağıtacak olanlardan uzaklaş. Zihninde yapılacaklar listen vardır muhtemel, şimdilik onu bir kenara bırak. Merak etme, bu deneyim sonrası gene orada seni bekliyor olacaklar.
Sessiz bir alan yarat. Durmak için kendine izin ver ve bu anın hediyesini kabul et. Kendine rahat bir yer bul, oturarak veya yatarak. (yatacaksan yazıyı okumayı bitir ve bu şekilde uygula)
Her yöne dağılmış düşüncelerini ve enerjini bir araya getir. Onları içeri al ve kısa süreliğine dinlendir. Dikkatini bu ana doğru getirmen için rahat, derin nefes al (burnundan-tıkalı değilse) ve nefesi bırak. Tekrar derin nefes al ve aynı şekilde bırak.
2. Bedenini Takdir Etmek
Hazır olduğunda ellerini kalbinin üstüne doğru getir. Kalp atışlarını hissedebiliyor musun?
Nefes al, bedeninin havayla dolduğunu hisset. Nefes ver ve göğüs kafesin karnın rahatlasın. Bir kez daha nefes al genişle ve nefesi verirken rahatla.
Aynı şekilde nefes alıp vermeye devam ederken bu anda bedeninde yaşanan mucizeleri fark et. – Kan dolaşımı gerçekleşiyor, hücrelerine oksijen gidiyor, hücreler besleniyor, sinirler ve nöronlar çevrendeki sesleri duymana izin veriyorlar. Hislerine dikkatini getir.
Seni harekete geçiren düşünceyi fark et. Beynine bir sinyal gidiyor, buradan sinirlere ve sonra kaslara ve sen hareket ediyorsun.
3. Özünü Takdir Et
Şimdi özgünlüğünü fark et. Bu dünyada milyarlarca insan arasında sadece sen sen olarak varsın. Seni sen yapan özelliklerine dikkatini getir. Senin kişiliğin veya ruhun olabilir.
Fark edebiliyor musun? bununla bağlantılı olanı hissediyor veya ilişkilendirebiliyor musun?
Seni sen yapan özellikleri düşün.
Kendinle ilgili şükrettiğin tek bir özelliği düşün. Belkide bu özellik için sen en müthişi olmaya çalışıyorsun. Aklına gelen neyse bunu takdir et.
4. Kendine Sevgi
Ellerinin sıcaklığını kalbinde veya göğsünde hisset. Özgün biri olduğun için takdiri hisset.
Düşün veya sesli söyle: ‘kendimi seviyorum’
Düşün veya sesli söyle: ‘Kendimi seviyorum’
Düşün veya söyle ‘Kendimi seviyorum’ Hissine bak ve sevginin içeriye doğru akmasına izin ver.
Şu an ne duymak istiyorsun, kendin için söyle.
Bu çalışmayı yaptığın için kendini takdir et. Zihnini dinlendir, bir kaç derin nefes al. Kendinle bağlantı kurmuş olarak gözlerini açıp çevrene bak.
Sabah uyandığında, gece yatarken veya gün içinde kendine muhteşem biri oluğunu hatırlatmak için bu çalışmayı yapmanı öneririm. Muhteşemliğini takdir et. <3